İlk duyduğunuzda bu terimin cep telefonlarının nasıl üretildiğini ifade ettiğini düşündüyseniz merak etmeyin, yalnız değilsiniz. Birazdan bu kavramı açıklayacağız.

Hücresel üretim, tam zamanında üretim ve yalın üretimden ilham alır ve olabildiğince çok benzer ürünü olabildiğince az israfla üretmek için kurulmuştur.

Flanders, 1925’te grup teknolojisinin ilkesini önermiş ve Mitrofanov bu öneriyi 1933’te benimsemiştir. Ancak hücresel üretim, 1970’lerde Burbridge tarafından tanıtılmaya başlanana kadar henüz pek bilinmiyordu. Nihayet 70’lerde Japon firmaları tarafından benimsendi ve bu teknoloji 1980’lerde Amerika’ya ulaştı.

Hücresel üretim, her bir hücrenin farklı hedefleri gerçekleştirmek üzere inşa edilmiş çeşitli makinelerden oluştuğu bir derleme hattında düzenlenmiş hücreler kavramını kullanır. Ürün, üretim sürecinin belirli bir bölümünü tamamlamak üzere her hücreden geçer.

Hücresel düzenlemede, işlerin denetlenmesi ve süreçte bir ihlalin olmamasını sağlamak için bir gözetmen gereklidir. Tüm süreç otomatik olsa da, değişiklikler olabildiğince hızlı bir şekilde uygulanabilir ve böylece ürün tasarımındaki belirli özellikleri ölçeklendirmek veya değiştirmek inanılmaz derecede kolaylaşır.

Hücreler, iş akışını kolaylaştırmak için oluşturulduğundan, U-çizgisi şeklinde tasarlanmıştır. Bunun nedeni nedir?

Neden hücresel üretimi düşünmelisiniz? Bunun tam dört nedeni var.

İşletmelerin hücresel üretimi başlatmak için atabilecekleri bazı adımlar vardır. Bu adımlar aşağıda açıklanmıştır.

Bazı uzmanlar hücresel üretimin dezavantajları olduğunu iddia ederken, uygulama kolaylığı ve doğal avantajlar dezavantajlardan çok daha ağır basmaktadır.

Yardıma mı ihtiyacınız var? Sizinle buradan iletişime geçmesi için bir Fusion Operations uzmanı talep edin.